Olay, geçtiğimiz günlerde İzmit Mesleksel Eğitim Merkezi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye nazaran, makine kısmında eğitim alan ve haftada bir gün okula giden 17 yaşındaki M.H.Y., öğretmeni tarafından darbedildi. Şiddet anları, sınıftaki diğer bir öğrenci tarafından cep telefon kamerası ile kaydedildi.
M.H.Y.’nin ailesi ise darp olayını günler sonra konutlarına gelen Aile ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüğü görevlisinden öğrendi. Şiddet imajını izleyen aile, neye uğradıklarını şaşırdı. Baba Ahmet Yilman (57), bahsin takipçisi olacaklarını söyleyerek, öğretmenin ceza almasını istedi.
“BU HALDE MEYDAN DAYAĞI ATILMAZ”
Geçtiğimiz pazartesi günü M.H.Y.’nin meskene moralsiz geldiğini söyleyen Yilman, “Çocuğum çok sakindi. ’Oğlum ne oldu, bir şey mi oldu? Okulda biriyle hengame mı ettin?” diye sorduk, ’Yok’ diyerek geçiştirdi. Akşam saatlerinde Aile ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüğü’nden bir bayan geldi. M.H.’yi sordu, şu anda yanımızda olmadığını söyledik. Mevzuyu sorduğumuzda, ’Öğretmeni tarafından darbedilmiş, sizin haberiniz yok mu?’ dedi. Bizde haberimizin olmadığını söyledik. Çocuğumuz bize bir şey söylemedi. Olay mayıs ayında olmuş. Misyonlu işçi, ’Yarın gelin, bunu halledelim. Siz takip etmezseniz, biz takip edeceğiz’ dedi. Bende sabah hanım ve büyük oğlumu Aile ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüğü’ne gönderdim. Onları Vilayet Ulusal Eğitim Müdürlüğü’ne yönlendirdiler. Müdüre her şeyi anlatmışlar, kendisi isyan etmiş. ’Böyle bir şey olamaz, ne yapmaya çalışıyor? Bu çocuk ne yaptı ki ona bu türlü oldu?’ demiş. Bu halde meydan dayağı atılmaz. Oğlum pazartesi günü okula gittiğinde görüntüyü çeken çocuk, ’Ben, öğretmen seni döverken görüntüyü çektim’ demiş. Oğlumda görüntüyü kendisine göndermesini istemiş, çocuk da göndermiş. Yengesi de görüntüyü yakaladı, oğlum bakarken görmüş. İş bu türlü ortaya çıktı” dedi.
“CANIM ÇOK YANDI”
Üzgün olduğunu tabir eden baba Ahmet Yilman, “Canım çok yandı. Ne demek 17 yaşındaki bir delikanlıyı arkadaşlarının yanında evire çevire dövmek? Bunun psikolojisini düşünebiliyor musunuz? Onun için bu işin peşinden sonuna kadar gideceğim” diye konuştu.
“ARKADAN GELİP ENSESİNDEN TUTMUŞ”
Darp olayının sebebine değinen Yilman, “Oğlumun anlattığına nazaran; gerisinde oturan arkadaşı ’Saat kaç?’ diye sormuş. O da saati söylemiş. Öğretmen de ikisi ortasında diyalogu görmüş ve ’Dersi niçin kaynatıyorsunuz?’ demiş, argo söz kullanmış. Akabinde omzunu ezmiş. Oğlum da, ’Hocam al elini, canımı yaktın’ deyince, ’Yakarım’ deyip diğer argo sözler kullanmış. Bu sefer çocuk yerine oturmuş, arttan gelip ensesinden tutmuş. Şiddet uygulamış. Konuşmalarda da ’Dayak nasıl atılır’ diyerek vuruyor” biçiminde konuştu.
“ANNESİ HUDUT KRİZİ GEÇİRDİ, SONLARIM HALA BOZUK”
Şiddet anlarını izleyen eşinin kötülük geçirdiğini anlatan Yilman, kelamlarına şöyle devam etti:
“O görüntüyü izleyince annesi bayıldı. ’Bu nasıl dayak? Ben oğlumu dayak yemeye mi gönderiyorum’ dedi. Varsa bir cürmü biz buradayız, bize söyleyeceksin. Ya da disipline vereceksin, sen vuramazsın. Annesi o akşam hudut krizi geçirdi, sonlarım hala bozuk. Hala bir şey yapamadım, adamı göremedim, bir şey diyemedim. Öğretmensin, çocuk bir yanlış yapmıştır, sana saygısızlık yapmıştır, atarsın iki tokat olay biter. Ancak bu meydan dayağına giriyor. Sınıfta kaç kişi var, hepsi gülüyor. Şimdiki kuşak bu türlü. Arkadaşları dayak yiyor, öbürleri gülüyor”
“BİZ MESKENDE EĞİTİYORUZ, ORADA DARBEDİLİYOR”
Konunun takipçisi olacağını tabir eden Yilman, “Bu bir ceza alacak, bu yanına kar kalmayacak. Bu çocukları okula gönderiyoruz. Bazen bu türlü olaylar oluyor. Çocuklar korkuyor, korkmasın. Ailesine anında bildirsin. Gereği vaktinde yapılsın. Bizim çocuğumuz tembihimizi tuttu. ’Oğlum aman öğretmenlerine karşı çıkma’ Onları üzme, dersi dinle, kaynatma’ diyerek nasihat ediyoruz. Biz meskende eğitiyoruz, orada darbediliyor” tabirlerini kullandı.