TelevizyonGazetesi.com / Detay – En son Netflix için çekilen ve çok sevilen ‘Aşk 101’ dizisinde ‘Eda’ karakterinin yetişkin halini canlandıran ünlü oyuncu Tuba Ünsal, Şamdan Plus Dergisi’nin bu haftaki sayısına konuk oldu. Doğa konseptli çekimde, dergiye çok özel pozlar veren oyuncu samimi açıklamalarıyla da dikkat çekti.
Kariyerinde attığı adımlarla kendi sınırlarını aşmış, özgüveni yüksek, hayata karşı başı hep dik bir duruş sergileyen iki çocuk annesi Tuba Ünsal, çok erken başlayan kariyer yolculuğunda geçmişe dönüp baktığında bir sürü hata yaptığını da itiraf etti.
Mutsuzluklarının da olduğuna dikkat çeken Ünsal, “Ben o günkü Tuba’yı da seviyorum. Tek başımaydım ve bence iyi mücadele ettiğimi düşünüyorum. Girdiğim her işten alnımın akıyla çıktım. Başarısızlıklarım da oldu ama sanırım pes etmemek ve öğrenerek devam etmek en önemli nokta. Başarılı insanların hikayelerinde de hep bunu görüyorum. 189 kere geri çevrilen ama sonunda projesiyle Oscar alan senaristlerden, defalarca oyuncu seçmelerinden geri çevrilen ve sonunda seçilip hayatı değişen oyunculara kadar bir sürü örnek sayabilirim. Şu an daha sakin bir hayatım var tek fark sanırım bu” şeklinde konuştu.
Oyuncu, ‘Yıllardır medyada güzel işlerin içinde olan, kitlelerin tanıdığı birisiniz. Ama bu tanınırlıkla ilgili zaman zaman kabul etmekte zorlandığınız, bunun sıkıntısını yaşadığınız anlar oluyor mu?’ sorusunu ise şu şekilde yanıtladı. “Bence bu sektörde yıllarınız geçtikte normalleşmeye başlıyorsunuz. Sanki normaliniz bu gibi oluyor. İşim dışında fazlasıyla normal bir hayatım var. Belki küçükken memur bir aileden gelmenin de getirdiği durumla daha lüks yaşamak istiyordum. Büyük arabalarım olsun, büyük evlerim olsun… Hiçbir erkeğe muhtaç olmadan tek başıma en güzel hayatı kendime ve aileme yaşatayım, derdindeydim. Şimdi ise basitliğin lüks olduğunu görüyorum. Çocuklarım olmasa bir oda bir salon evde hatta karavanda çok rahat yaşarım.”
Peki, başından iki evlilik geçen Ünsal evliliğe nasıl bakıyor? “Aile olmak ve hayat arkadaşlığı bana anlamlı geliyor” diyen Tuba Ünsal, “Çocukların kesinlikle bir aile içinde büyümesi gerekiyor. Ebeveynler ne kadar iyi anlaşıyor olsalar da, aile olmak başka bir şey. Keşke her şeyi yozlaştırmadığımız eski zamanlarda çocuk büyütme şansımız olsaydı” şeklinde konuştu.
Bugün, hayalini kurduğu hayatı yaşadığını ifade eden Ünsal, “Hayatımda yaşadığım güzellikler benim önce hayalini kurduğum şeyler. Düşünce gücü gibi klişelerle açıklayamayacağım bu durumu ama şöyle ki, yönünü bilmeyen yelken yol alamaz. Ne istiyorsam onu uzun uzun hayal ederim. Küçüklüğümden beri de hayalini kurduğum hayatı yaşıyorum” dedi.
Özel içerikler youtube kanalımızda
TelevizyonGazetesi.com / Detay – En son Netflix için çekilen ve çok sevilen ‘Aşk 101’ dizisinde ‘Eda’ karakterinin yetişkin halini canlandıran ünlü oyuncu Tuba Ünsal, Şamdan Plus Dergisi’nin bu haftaki sayısına konuk oldu. Doğa konseptli çekimde, dergiye çok özel pozlar veren oyuncu samimi açıklamalarıyla da dikkat çekti.
Kariyerinde attığı adımlarla kendi sınırlarını aşmış, özgüveni yüksek, hayata karşı başı hep dik bir duruş sergileyen iki çocuk annesi Tuba Ünsal, çok erken başlayan kariyer yolculuğunda geçmişe dönüp baktığında bir sürü hata yaptığını da itiraf etti.
Mutsuzluklarının da olduğuna dikkat çeken Ünsal, “Ben o günkü Tuba’yı da seviyorum. Tek başımaydım ve bence iyi mücadele ettiğimi düşünüyorum. Girdiğim her işten alnımın akıyla çıktım. Başarısızlıklarım da oldu ama sanırım pes etmemek ve öğrenerek devam etmek en önemli nokta. Başarılı insanların hikayelerinde de hep bunu görüyorum. 189 kere geri çevrilen ama sonunda projesiyle Oscar alan senaristlerden, defalarca oyuncu seçmelerinden geri çevrilen ve sonunda seçilip hayatı değişen oyunculara kadar bir sürü örnek sayabilirim. Şu an daha sakin bir hayatım var tek fark sanırım bu” şeklinde konuştu.
Oyuncu, ‘Yıllardır medyada güzel işlerin içinde olan, kitlelerin tanıdığı birisiniz. Ama bu tanınırlıkla ilgili zaman zaman kabul etmekte zorlandığınız, bunun sıkıntısını yaşadığınız anlar oluyor mu?’ sorusunu ise şu şekilde yanıtladı. “Bence bu sektörde yıllarınız geçtikte normalleşmeye başlıyorsunuz. Sanki normaliniz bu gibi oluyor. İşim dışında fazlasıyla normal bir hayatım var. Belki küçükken memur bir aileden gelmenin de getirdiği durumla daha lüks yaşamak istiyordum. Büyük arabalarım olsun, büyük evlerim olsun… Hiçbir erkeğe muhtaç olmadan tek başıma en güzel hayatı kendime ve aileme yaşatayım, derdindeydim. Şimdi ise basitliğin lüks olduğunu görüyorum. Çocuklarım olmasa bir oda bir salon evde hatta karavanda çok rahat yaşarım.”
Peki, başından iki evlilik geçen Ünsal evliliğe nasıl bakıyor? “Aile olmak ve hayat arkadaşlığı bana anlamlı geliyor” diyen Tuba Ünsal, “Çocukların kesinlikle bir aile içinde büyümesi gerekiyor. Ebeveynler ne kadar iyi anlaşıyor olsalar da, aile olmak başka bir şey. Keşke her şeyi yozlaştırmadığımız eski zamanlarda çocuk büyütme şansımız olsaydı” şeklinde konuştu.
Bugün, hayalini kurduğu hayatı yaşadığını ifade eden Ünsal, “Hayatımda yaşadığım güzellikler benim önce hayalini kurduğum şeyler. Düşünce gücü gibi klişelerle açıklayamayacağım bu durumu ama şöyle ki, yönünü bilmeyen yelken yol alamaz. Ne istiyorsam onu uzun uzun hayal ederim. Küçüklüğümden beri de hayalini kurduğum hayatı yaşıyorum” dedi.
Özel içerikler youtube kanalımızda
