11 Haziran 2022 tarihinde yapılan Galatasaray genel heyet seçiminin akabinde lider seçilen Dursun Özbek birinci iş olarak kadronun başına yeni teknik yönetici getirmeyi planladı. Gerek seçim öncesi gerek seçim sonrası sarı kırmızılı topluluk ile ilgili en çok merak edilen mevzu yeni dönemde ekibin başında kimin olacağıydı.
Türk sporunda son periyotlarda ‘kararlar toplumsal medya baskısıyla alınıyor’ tartışmalarının odağındaki bir isim de Dursun Özbek’ti. Özbek’in, evvelki başkanlık periyodunda, toplumsal medya baskılarıyla kararlar aldığı sıkça konuşulan bir argümandı. Hakikaten artık de toplumsal medyada ‘Terimciler ve diğerleri’ ortasında tansiyonlu bir gündem mevcut. Şimdi resmi açıklama yapılmadan evvel medyada çıkan haberler üzerine toplumsal medyada Buruk isminin yankıları çok büyük oldu. Sarı kırmızılı taraftarlar toplumsal medyada adeta ikiye bölündü.
Sonuç olarak Galatasaray yeni dönemde grubun başında daha evvel sarı kırmızılılarda muvaffakiyetler yakalamış genç teknik yönetici Okan Buruk’u getirme kararı aldı.
Türk futbol tarihinde en çok kupa kazanan teknik yönetici olan Fatih Terim, hiçbir grubu çalıştırmıyorken Galatasaray’ın öteki bir teknik yönetici ile muahedesi insanların yaşamak için oksijene muhtaçlık duyması kadar gerekli bir tartışmayı gündeme getirdi.
Durum o denli bir vaziyet aldı ki, Buruk şimdi üzerine eşofmanlarını bile giymeden Terim’in geleceği günü söyleyen taraftarlar oldu. Genç teknik yönetici Okan Buruk’u yüreğinden ötürü tebrik etmek gerekir. Alacağı her galibiyette bile Terim’in gölgesini hissedeceğini bilmesine karşın bu vazifesi kabul edip ağır bir yükün altına girdi.
Felaket tellallığı yapmaya gerek yok ancak görünen köy kılavuz istemezmiş. Kadronun alacağı her makûs sonuçta Terim isminin anılma ihtimali bir kadronun başarılı olması için büyük bir risk. Buruk buraya gelmeyi haketti mi? Doğal ki teknik yönetici olarak gösterdiği performans ile çoktan haketti lakin mesleğinin en şiddetli günleri attığı bu imzanın akabinde başlıyor. Unutulmasın ki grubu şampiyon yapan bir teknik adam varken bile isminin gündeme gelmesi ile seçim kazandıran bir Fatih Terim’den bahsediyoruz (Lucescu periyodu sonrası).
Peki Galatasaray geçen dönem yaşadığı başarısız periyottaki takımı ve her geçen gün berbata giden mali tablo ile Okan Buruk hocanın hayalindeki muvaffakiyete kavuşabilir mi onu izleyip göreceğiz. Lakin bilinen bir gerçek var Okan Buruk’un Florya’da aldığı her nefeste ensesinde soğuk bir rüzgar hissedecek. Alınan her makus sonuçta ise daha yüksek sesle Terim ismini duyacak. İşi hiç kolay değil lakin genç yaşında ayağı kırılıp pes etmeden İtalyan devi Inter’e kadar mesleğini büyüten inatçı bir ruhtan bahsediyoruz.
Galatasaray bu sefer sahiden sırat köprüsünde, ya Buruk başarılı olacak ve Galatasaray’da yeni bir devir başlayacak ya da Terim baskısı sonucu belirleyecek ve Galatasaray senelerce yaşadığı kısır döngü içinde yer almaya devam edecek. Olağan bu durumda en merak edilen olay Galatasaray topluluğu ve idaresi Okan Buruk’un ardında ne kadar duracağı.
Sarı kırmızılılar için çok kritik bir dönem başlıyor olacak, Galatasaray bu dönemi şampiyon olarak tamamlayamaz ise son 20 yılda birinci sefer 4 dönem üst üste şampiyon olamamış olacak. Hiç kolay bir vazife değil şimdiden bahtın bol olsun Okan Buruk…
Sonuçta biz futbolseverler için tek bir gerçek var her şeyin saha içerisinde yaşanıp biteceği, izlediğimizden keyif aldığımız bir dönem olması.