İnşaat Mühendisleri Odası 2. Lideri Nusret Suna, düzenlenen basın toplantısında, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen sarsıntılarının akabinde yapı kontrolün çok daha güçlü halde tartışıldığını söyledi.
Suna, Türkiye’de her yıl ortalama 100 bin yeni yapı üretildiğine dikkati çekerek, riskli yapı stokunun ortadan kalkması için yeni yapıların daha bağımsız halde denetlenmesi gerektiğini vurguladı.
Yürürlükte olan Yapı Kontrolü Hakkında Kanun’unun kamusal niteliğinin eksik olduğu tabir eden Suna, yapı kontroldeki ticari sürecin hem yapı kalitesini hem insan güvenliğini tehdit ettiğini belirtti.
”Doğrudan kamuya karşı sorumlu olunmalı”
Meslek odalarına kendi meslektaşlarını yetkinliklerine nazaran belgelendirme ve yetkilendirme hakkı getirilmesini öneren Suna, şunları kaydetti:
“Yapı kontrol kuruluşları direkt kamu tarafından görevlendirilmiş üniteler olarak çalışmalıdır. Bu kuruluşlar ile müteahhit yahut yapı sahibi ortasında rastgele bir mali ve idari ilişki olmamalı.
Yapı kontrol fiyatları direkt kamu tarafından ödenmeli ve bu kuruluşlar direkt kamuya karşı sorumlu olmalıdır. Yapı kontrol kuruluşlarındaki tüm vazifeliler kamu vazifelisi statüsünde olmalı, fiyatları, iş teminatları ve özlük hakları teminat altına alınmalı. Fiyatları TMMOB tarafından belirlenen fiyatın altında olmadan misyon, yetki ve sorumluluklara nazaran belirlenmeli.”
