İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), İstanbul’un Fethi’nin 569. yıldönümünü, Maltepe’deki Orhangazi Kent Parkı’nda düzenlenen etkinliklerle kutladı.
Aktiflikte CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve GÜZEL Parti Genel Lideri Meral Akşener’in fetih bildirileri okundu. Aktiflik; TBMM CHP Küme Başkanvekili Engin Altay, İBB Lideri Ekrem İmamoğlu ve eşi Dilek İmamoğlu ile UYGUN Parti Genel Lider Yardımcısı Bahadır Fazilet, CHP milletvekilleri Mahmut Tanal, Turan Aydoğan, ÂLÂ Parti İstanbul Vilayet Lideri Buğra Kavuncu, Maltepe Belediye Lideri Ali Kılıç, Kartal Belediye Lideri Gökhan Yüksel, Beylikdüzü Belediye Lideri Mehmet Murat Çalık ve gazilerin iştirakleriyle gerçekleştirildi.
“SELAM OLSUN İSTANBUL’U FETHEDEN O HOŞ KOMUTANA”
Pinhani konseriyle başlayan aktiflik, mehteran gösterisiyle devam etti. Mehteran gösterisinin akabinde, eşi Dilek İmamoğlu ile el ele konuşma yapacağı platforma çıkan İmamoğlu, “569 yıldır hepimizin göz bebeği, meskenimiz ve vatanımız olan bu mükemmel kentin, yüz yıllardır sayısız milleti cezbetmiş olan İstanbul’un fetih yıldönümü kutlu olsun. Dünyanın en bedelli noktasındaki bu emsalsiz kenti fethederek bizlere armağan eden, çağ açıp çağ kapatan ulu Fatih Sultan Mehmet Han’a selam olsun. Selam olsun, İstanbul’u fetheden o hoş kumandana. Selam olsun ‘Onu fetheden hoş orduya” tabirlerini kullandı.
“Fatih’in fetih anlayışı, bilime hürmet, kültüre hürmet, kanunlara hürmet, sanata hürmet, inançlara hürmet ve kimliklere saygıdır” diyen İmamoğlu, Mustafa Kemal Atatürk’ün de birebir anlayışla, Fatih’ten 470 yıl sonra, 6 Ekim 1923’te İstanbul’u düşman işgalinden kurtardığını söyledi.
“Atatürk’ün fetih anlayışı da memleketi kurtarmak ve milleti birleştirerek muasır medeniyet düzeyinin üstüne çıkarmaktı” tespitlerinde bulunan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Bize nazaran de bu çağda İstanbul’un fethi, gönüllerin fethidir. Ayrıştırmak ve bölmek yerine, birleştirmek; korkutmak yerine, sevmektir fethin manası. Her şartta bilimi, sanatı ve kültürü kılavuz almak, kenti ve ülkeyi ileriye götüren aydınlara, bilim beşerlerine ve sanatkarlara prestij etmektir. Biz tam da bu anlayışla, İstanbul’da bir değişim süreci yönetiyoruz. Bu anlayışla, kentimizde yaşayan her İstanbulluyu kucaklıyoruz. Kimsenin kökenine, inancına yahut hayat biçimine bakmadan, her bir hemşerilerimizi eşit, onurlu ve birinci derece vatandaş kabul ederek, eşit ve adil hizmet üretiyoruz. Kentimizin her köşesine kesintisiz hizmetler götürüyoruz. Nerede bir hukuksuzluk varsa, nerede bir yanlışlık yahut yolsuzluk varsa, nerede bir israf varsa, yapanların kim olduğuna bakmadan karşı çıkıyoruz. Nerede bir mağdur varsa, nerede bir fakir varsa, onun yanında oluyoruz.”
“Bize nazaran bu çağda fetih; yıllarca ihmal edilmiş olan bu muazzam kenti metro çizgileriyle donatmaktır” diyen İmamoğlu, “Bu yüzden dünya tarihinde bir birinci olarak, birebir anda 10 hatta birden metro inşa ediyoruz. Bize nazaran bu çağda fetih; çocuklar sağlıklı gelişsin, yetişkinler huzur bulsun diye kentin dört bir yanında 15 hayat vadisi kurmaktır. Bize nazaran bu çağda fetih; İstanbul’u İstanbul yapan pahalara, kentimizin tabiatına, yeraltı ve yer üstü kaynaklarına ve de bilhassa tarihi mirasına sahip çıkmaktır. O yüzden İBB miras takımlarımızla bu kentin her tarafında, terk edilmiş ve yıkılmaya yüz tutmuş tarihi yapıları, surları, mescitleri, hazireleri, şadırvanları ve sarayları onarıyor ve kentimize tekrar kazandırıyoruz” biçiminde konuştu.
“EN FAZLA 1 YILLIK ÖMÜRLERİ KALDI”
Fatih’in ve Atatürk’ün miras bıraktığı emanetlere daha evvel kimsenin yapmadığı kadar ihtimam gösterdiklerini vurgulayan İmamoğlu, şöyle konuştu:
“Biz, İstanbul’a sahip çıkarken; biz, İstanbul’un pahalarını muhafazaya ve kurtarmaya çalışırken; biz, İstanbul için gece gündüz cansiperane çalışırken ve İstanbulluların hayat kalitesini yükseltmek için uğraş ederken, karşımızdakiler de boş durmuyor. Önümüzü kesmenin, tuhaf akıllarla bizlere pürüzler çıkarmanın mesaisini yapıyorlar. Bize karşı her gün yeni, haksız ve hukuksuz adımlar atıyorlar. Bu kenti bizlere armağan eden Fatih Sultan Mehmet Han ve ordusunun kutsal emanetine ihanet etmeyi sürdürüyorlar. O bitmeyen rant hırslarıyla hepimizin ortak kıymetlerini, fikrimizi, kararımızı sormadan tahrip ediyorlar. Örneğin; Ata’dan miras kalan bu kadim kentin hayat damarlarını kesmek için, ismine ‘Kanal İstanbul’ denen beton bir kanal kurmak isteyenler olacaktır. Kentin doğal ormanlarını, tarım alanlarını yok ederek, kuzey ormanlarının ranta açarak büyük bir tehdit altına sokanlar olacaktır. Örneğin; Osmanlı’dan bize miras kalmış olan, milyarlarca dolarlık yatırımla inşa edilmiş olan Atatürk Havalimanı’nı bir kalemde çöpe atmak istiyor olabilirler. Plansız ihale yapar, ihalesiz oraya makine sokar. Makine soktuktan sonra, plansız yerde katır kutur o pistleri kırmaya çalışıyor olabilirler. Lakin size söyleyeyim: Bunu yapmak için, yalnızca ve yalnızca en fazla bir yıl ömürleri kaldı.”
“KORKUYORLAR”
“Dahası; bugün Atatürk Havalimanı’nda korsan bir merasim ekleyerek, bu aziz kentin fetih yıldönümünü bile bölmek için uğraş sarf ediyorlar” diyen İmamoğlu, çoğunluğu gençlerden oluşan iştirakçilere, “Size ileti atarak, ‘Buraya mecbur gelin’ dedim mi? Ya da size bildiri çekip, ‘Buraya gelmezseniz yarın işinize de gidemezsiniz’ dedik mi” sorularını yöneltti. İştirakçilerden “Hayır” karşılığını alan İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle devam ettirdi:
“Kendi kendinize, gönülden buraya geldiniz. Sanatçılarımızla buluşacaksınız. Fethin ne manaya geldiğini, birazdan şovlarımızda göreceksiniz. Bir arada eğleneceğiz. Bir arada memnun olacağız. Bir arada geleceğe umutla bakacağız. Fakat bu arkadaşlar bu türlü yapmıyor. Size komik bir şey söyleyeyim. İstanbul’un göbeğinde, -sözüm ona ismini da söyleyemiyorlar, ‘Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi!’, ‘Millet Bahçesi Atatürk Havalimanı’, ne diyeceklerini de şaşırdılar… Bakın komik olan ne? Atatürk Havalimanı, Bakırköy’de değil mi? Bakırköy Belediye Başkanı’nı bile davet etmemişler. İstanbul Atatürk Havalimanı, arkadaşların ‘2023’te çıkacağız’ dedikleri uzayda değil, değil mi? İstanbul’da. Ya İstanbul’un Belediye Başkanı’nı bile davet etmekten çekiniyorlar, korkuyorlar.”
“ASLA GAYENİZE ULAŞAMAYACAKSINIZ; BOŞUNA ÇABALAMAYIN”
“İnsanları meydana taşıyarak bir merasim yapma uğraşı içerisinde olan bu insanlara şaşıyorum” diyen İmamoğlu, tabirlerini kullandı.
“Bu meydanda her yaştan insan var, her inançtan, her ömür şartlarından insanımız var” diyen İmamoğlu, “Sevgili dostlarım, değerli hemşehrilerim biriz. Bir olursak iri oluruz, canlı oluruz. Yanınızdakine selam verin. Birbirinize gülümseyin. Sizleri ayrıştırmaya uğraşanlara inat, birbirinizin elini sıkın. Hal hatır sorun. Daima birlikte bu kenti kalkındıracağız. Son olarak şunu söz edeyim; bütün gençlere ve bütün İstanbullulara şunu söyleyeyim: Daima birlikte olursak, İstanbul’u bilimle, ortak akılla, adalete, uygar bir periyoda, çağdaş bir ömür şartına, herkesin birbirine hürmet duyduğu ortama daima birlikte taşıyabiliriz. Burada çok değerli siyasi dostlarımız var. Küme Başkanvekilimiz, milletvekillerimiz, belediye liderlerimiz, vilayet liderlerimiz var. Sizlere şunu söylemek istiyorum: Daima birlikte çalışırsak, en genç 2023’te ya da daha evvel daima birlikte çok çalışırsak, -sevgili gençler kulağınız bende mi- her şey çok hoş olacak” halinde konuştu.