Buğday tarlasında açıklamalarda bulunan Kirişci, süne gayretinde yerinde inceleme yapan meslektaşlarına müteşekkir olduğunu söyledi.
Kirişci, “Çünkü süne mahsule ziyan verme konusunda tabir yerindeyse en uzman ziyanlı. Bununla çok sıkı çaba etmemiz gerekiyor. Asla bu hususta taviz vermememiz gerekiyor. Kardeşlerimiz de ilaçlama gerekiyor mu gerekmiyor mu, ilaçlamayla ilgili seviyeye gelmiş mi, bunun kararını veriyorlar” diye konuştu.
Kirişci, Türkiye’nin süne ile uğraştaki başarısına değinerek geçmiş yıllarda kullanılan sistemlerden vazgeçildiğini, uğraşın teknolojik aletler kullanılarak yapıldığını aktardı.
19,5 MİLYON TONLUK BEKLENTİ
Buğday tarlasında verimi de inceleyen Kirişci, “Verimin ne olduğunu tarladan şu an çok net görüyorsunuz. Buğday rekoltesinde bu sene Bakanlık olarak 19,5 milyon ton beklentimiz var” dedi.
Kirişci, birtakım fikir kuruluşları ve bu işe baş yoranların beklentisinin ise 20 milyon ton olduğuna işaret ederek, “Peki bu ne mana söz ediyor, Türkiye’nin kendi muhtaçlıklarının karşılanması konusunda kâfi bir üretim” sözünü kullandı.
İTHAL EDİLEN BUĞDAY İÇİN “ONLAR AYRIDIR” AÇIKLAMASI
“Bir de Türkiye’nin sürece rejimi ismi altında, makarna, bulgur üzere eserler için dışardan ithal edilip üretimde kullanılıp daha sonra bunların eser olarak dışarıya ihracı noktası var, onlar ayrıdır” diyen Kirişci, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Bahsetmiş olduğumuz 19,5 milyon ton buğday külliyen bizim kendi iç gereksinimlerimiz içindir, bunun içinde un var, makarna var, bulgur var. Ülke olarak aldığımız yağışlarla hem de üreticilerimizin büyük uğraşlarıyla Allah’ın müsaadesiyle bu sene olumsuzluk yaşamayacağız.”