İmam GÜNEŞ
Dünyada yalnızca Elazığ’da çıkarılan vişneçürüğü mermeri iç giysi markası Victoria’s Secret mağazalarını süsleyecek. ABD, Kanada, İngiltere ve Çin’de yaklaşık 3 bin mağazası bulunan şirketin Türkiye’de de 16 mağazası bulunuyor. Dalın milletlerarası işbirliklerinin belirlendiği Londra mimarlık ofisinin teklifiyle Türk firmaları ile anlaşan şirket, mağazalarında Elazığ vişneçürüğü mermerini kullanmaya başladı. Milletlerarası işbirliklerine ABD ve İngiltere’deki mimarlık ofislerinin karar verdiğini belirten İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) İdare Konseyi Üyesi Metin Çekiç, “Bu proje de Londra’daki mimarların seçimiyle oldu. 150 üzerinde çeşitle mermer rezervimiz dünya rezervinin yüzde 40’ına tekabül ediyor. Rezerv çeşitliliğimizle bir arada iktisada ihracata yalnızca mermer olarak 2 milyar üzerinde bir katkı sunuyoruz. Potansiyelimiz dünyada daha yüksek yerlere taşınabilir. Bunu da markalaşma yoluyla elde edebileceğiz. Victoria’s Secret’ın dünya çapında 100’ün üzerinde ülkede binlerce mağazası var. Tüm ülkelerdeki mağazalarında Elazığ vişneçürüğü mermeri kullanılmaya başlandı” dedi.
İhracatta gaye 7 mlyar dolar
İhracat sayılarının maksatlar doğrultusunda gerçekleştiğini belirten Çekiç, birinci 5 ayda 2,7 milyar dolar ihracat yaptıklarını, yılı da 7 milyar doların üzerinde tamamlamayı beklediklerini söz etti. Pandemi süreciyle birlikte işlenmiş mermer ihracatının arttığına değinen Çekiç, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Burada en büyük pazarımız ABD. Çin ve ABD işlenmiş mermer ihracatının yüzde 40’ını oluşturuyor. Bizim için kâfi değildir. Suudi Arabistan pazarı boykot olayından evvel yılda 150 milyon dolar civarında ihracat yaptığımız bir ülkeydi. Son gelişmelerden sonra oradan da talep oluşmaya başladı. Kısa müddette Suudi Arabistan’da fuarlar ve ticaret heyeti düzenlemeyi düşünüyoruz. Suudi Arabistan pazarıyla birlikte Kuzey Afrika’da Mısır, Libya üzere pazarlarda faal bir halde olacağız.”
Yabancı yatırımcı ruhsata takıldığı için gelmiyor
Maden bölümünün en büyük sıkıntısının ruhsat olduğunun altını çizen Metin Çekiç, şu tabirleri kullandı: “Yabancı yatırımcı bu ülkeye yatırım için geldiğinde kendini inançta hissetmek ister. Dalda yaşanan en değerli düşüncelerden biri de uzun süren süreçler. Bir arama ruhsatı aldığınızda bunun işletmeye geçmesi günümüz Türkiye’sinde 5-6 yılı buluyor. Her 100 arama ruhsatından da 1 tanesi işletmeye geçiriliyor. Bu süreç içerisinde farklı kurumlardan görüş alacaksınız. Bunların hepsi olumlu olacak. Olumlu olduktan sonra hiçbir şey olumsuz olmazsa işletme müsaadesi alabiliyorsunuz. Bir kurumdan olumsuz görüş geldiğinde sizin yaptığınız tüm yatırımlar, harcamalar boşa gidiyor. Yabancı yatırımcı da bunu göze almak istemiyor. Çin’den yabancı yatırımcılar geldi lakin Türkiye’nin koşullarında çok başarılı olamadılar.”