DİYARBAKIR – Yasa çok açık: Tam kapanma müddetince sokağa çıkma yasağına uymayanlara, 1593 sayılı Genel Hıfzıssıhha Kanunu’nun 282’nci hususu uyarınca 3 bin 150 TL idari para cezası kesilecek. Hâl bu türlü olunca mecburî gereksinimler için markete çıkarken bile insan ceza kesme yetkisine sahip olan görevlilerle karşılaşmak istemez. Çöplerden karton toplayarak geçinen Ramazan Bulut da bekçilerle karşılaşmak istemezdi.
Ramazan Bulut, evvelki günlerde olduğu üzere çöpleri topladığı akülü motoruna bindi. Saat daha sabahın 7’si bile değildir. Birkaç bölge vardır her gün gittiği, çöp konteynerlerini karıştırdığı. Yeniden oraya gidecek, konteynerlerdeki çöplerin içinden kartonları toplayacak. Lakin Bulut, daha gideceği yere ulaşamadan iki bekçi tarafından durdurulur ve kendisine sokağa çıktığı için ceza kesilir.
‘SOKAĞA ÇIKMAZSAM AÇ KALACAĞIZ’
Bulut, “Sokağa çıkma yasağı olduğunu biliyordum” diyor bekçilerle karşılaştığı anı anlatırken. “Ama sokağa çıkmalıydım. Mecburdum. İnsan mecbur olmasa çöp konteynerinin önünden geçmez. Ben her gün çöplerin içinden karton toplamak zorundayım. Yoksa mesken kirasını, elektrik faturasını ödeyemem. Çöplerin içinden karton çıkarmazsam aç kalacağız aç” diye ekliyor.
Ramazan Bulut Ceza kesilmesine itiraz eder Bulut. Üstte bana anlattıklarını bekçilere de anlatır. Ceza kesmek için kimliğini isteyen bekçilere evvel kimliğini vermek istemez. Bekçiler bu itiraza daha çok bozulurlar, Bulut’un dediğine nazaran bu sefer olayı kişiselleştirerek, “Bizi takmıyor musun?” diyerek üstüne masraflar. Grup çağırırlar. Bulut, “Çöp yüklediğim motora el koymak için takım çağırdılar. Fakat karşı taraftan ‘cezayı siz kesin’ dediler, kimse gelmedi. Motorun aküsü bozuk ancak yönetim edebiliyorum şimdilik. Tamir ettirmem için 4 bin lira gerekiyor. Fakat param olmadığı için yönetim ediyorum. Bu bozuk motora el koysalar ben ne yaparım?” diyerek öbür bir kaygısını lisana getirdi.
Bekçilere itiraz ettiğini, bu sefer ceza kesmemeleri için yalvardığını söyleyen Bulut, “Onlardan korkmamızı istiyorlar fakat ben hırsızlık yapmıyorum ki korkayım. Ekmeğimin peşindeyim” diyerek bekçilerin tavrını eleştirdi.
Evvelce inşaatlarda çalışarak geçindiğini söyleyen Ramazan Bulut, “Yaklaşık 3 yıldır karton toplayarak geçiniyorum” diyor. 1968 doğumlu olduğunu belirten Bulut, “Duvar ustasıydım. Gençken âlâ çalışıyordum, günde 6 duvar örüyordum. Lakin artık gençlerle yarışamam, bu yüzden kimse bana iş de vermez. Ben de ne yapayım, çöpten karton toplamaya başladım” diyerek şimdiki işe nasıl başladığını anlatıyor.
Şimdiki işine alışması kolay olmamış elbette. Bulut, yeni işine alışma sürecini şöyle bahsediyor: “Çöpleri karıştırdığını herkes görüyor ve insan utanıyor bundan. Lakin diğer işin yoksa ne yapacaksın? Alıştım artık. Hırsızlık yapmıyorum ki utanayım.”
Bulut, 2-3 gün süren sokağa çıkma yasağı sırasında dışarı çıkmadığını vurgulayarak, “Ancak bu sefer yasak 17 gün sürecek. Param olsaydı ya da devlet dayanak verseydi ben de çıkmazdım sokağa. Kim çöpleri karıştırmak ister? İnsanın midesi ağzına geliyor. Lakin karton toplamaya çıkmazsam meskenin kirasını nasıl vereyim? Elektrik faturasını nasıl ödeyeceğim? Önümüz bayram, çocukların muhtaçlıkları var” diyerek çaresizliğini lisana getirdi.
Ramazan Bulut, cezanın iptali için kendisine ceza kesen bekçilerin misyon yaptığı karakola gittiğini söyledi. Fakat bir sonuç alamamış. Kendisine ya adliyeye ya da kaymakamlığa gitmesini önermişler. “Yarın kaymakamlığa gideceğim” diyen Bulut, cezanın iptal edileceğine dair çok umutlu olmadığını söyledi.
Bulut, “Ceza da kesseler, mahpusa de atsalar ben sokağa çıkmaya mecburum. Herkes biliyor, insan mecbur olmazsa çöpten aldığı ekmeği konutuna getirip yemez. Bana ceza kesmişler lakin ben çöpten 90 lira, 100 lira kazanarak geçiniyorum o cezayı nasıl ödeyeceğim” dedi.
